Eğitimin ve öğretmenlik mesleğinin günümüz Türkiye’sinde vardığı ürkütücü bir gerçekle karşı karşıyayız: Eğitimin ve dolayısıyla toplumsal geleceğimizin bizzat devlet yönetimi (Burada söz konusu ilk kuruluş kuşkusuz Millî Eğitim Bakanlığıdır.) eliyle sermayeye yani patronlara teslim edilmesi.